11 Ekim, 2011

La Guerre des Boutons

Geçtiğimiz hafta sonu bütün bir gün Paris'ten gelen bir arkadaşımı gezdirdikten sonra kendimi son seansını yakaladığımız Düğme Savaşları'nın gösterildiği bir salonda buldum. Arkadaşım filmin ismini görür görmez filmi izlememiz gerektiğini söylemişti, fakat filmin 2011 yapımı olduğunu ancak filme girdikten sonra fark ettik. La Guerre des Boutons, Louis Pergaud romanın bir uyarlaması. İlk film, Yves Robert yönetmenliğinde 1962 yılında çekilmiş. 1994 yılında John Roberts yönetmenliğinde tekrar edilmiş. Ben, Jeux d'enfants filminden adını duymuş olduğum yönetmen Yann Samuell'in 2011 versiyonunu izledim. Film, yıllardır anlaşmazlık yaşayan iki kasabanın çocuklarının oyun olarak başlayıp çeteler arası savaşa dönüşen maceralarını anlatıyor. Hikayede, çocuklar üzerinden savaşa, şiddete, hiyerarşinin oluşumuna, iktiar savaşlarına ve romanın yazıldığı döneme yapılan eleştiriyi dolaysız bir şekilde görebiliyorsunuz. Çatışmalarda galip gelen taraf, savaş ganimeti olarak esir aldıkları çocuğun kıyafetlerindeki düğmeleri koparıyorlar, filmin ismi de buradan geliyor.
Filmden sonra en çok akılda kalan diyaloglardan birisi, çatışma sırasında bir çocuğun 'si j'aurais su, je ne serais pas venu' yani 'eğer bilseydim, gelmezdim' demesi. Üstelik cümleyi şaşkın ve saf haliyle yanlış kurup 'si j'aurais su, j'aurais pas v'nu' diyor ki bu da hikayenin üzerine oldukça oturuyor.
2011 uyarlaması, Jeux d'enfants gibi gereksiz bir filmden dolayı sempati beslemediğim Yann Samuell için bence oldukça başarılıydı. Ancak eve gelir gelmez 1962 yapımını da indirdim, en uygun zamanda izlemek üzere...